Lig ipi çok kısaldı ve bu kısalma ile birlikte futbolcuların stres altında oynamalarını anlayışla karşılamak gerek.

“Bizim takım tecrübeli oyunculardan kurulu, alışık olmaları gerek böyle ortamlara” demek kolay da bu tür stresli maçlarda o yeşil zemine 50 yaşında da ayak bassan yine de bazen beynin ayaklarına hakim olamaz.

İlk yarı da ne olursa olsun skoru 2 ya da 3-0 yapmalısın ki; ikinci yarılar da daha rahat oynayabilesin.

Bunu Adem Çağlayan’ın geldiği ilk iki maçta yaptı futbolcular.

Ancak geçen hafta Kahramanmaraş ve oynadığımız Elazığ maçlarında yapamadık.

Yapabilir miydik?

Evet.

İlk yarı da Mücahit ile yakaladığımız net pozisyonu değerlendirebilsek; maçı koparırdık, olmadı.

Neden?

Stresten.

İkinci yarının başlamasıyla Elazığ’ın daha derli toplu oynadığını gördük. Orta alanı iyi kapatıp, önde basmayı deniyorlardı.

Korkak değil, cesaretli oyunu seçmişlerdi. Bu sistem kalelerinde gol görmelerine neden olabilir miydi?

Olurdu.

İlhan Depe, Ahmet İlhan net pozisyonlarda ferdi değil, pas vermeyi seçselerdi 2 hatta 3’ü de bulabilirdik.

Oysa yılların tecrübeli isimleri futbolda özellikle orta alanda kaybedilen topların kalelerinde net gol pozisyonu yaratacağını ve futbolun ferdi değil, takım oyunu olduğunu bir saniye dahi unutmamaları gerek.

Neden kaynaklanıyor bu hareketler?

Stresten.

Ne oldu 74 ve hemen 2 dakika sonra?

Önce Recep Yurdakul net pozisyonda Anıl’ı geçemedi, ardından Musa Çağıran rakibin attığı şutta kendini siper etti ve topun kaleye gitmesini engelledi.

O anlar da skor kaç kaçtı? 1-0 öndeydik.

Gol atmalıyız, 1- 0 her zaman tehlikeli, hemen stresten çıkmalıyız derken yaşadık bunları.

Neyse ki Muhammet çıktı ortaya.

Attı gollerini ve rahatlattı arkadaşlarını da tribünlerdeki 42 bin taraftarını ve TV’de Bursaspor’u seyreden milyonlarca kişiyi.

Taktik, teknik kısa değinelim.

Adem Çağlayan sakatın da, cezalın da olsa 3’lü savunmadan vazgeçmeyeceğini gösterdi.

Başka?

Tecrübeli oyuncularla sezonu tamamlayacağını.

19 yaş takımının başarılı stoperi ve uzun zamandır A takımla idmanlara çıkan Emir’i değil, yılların tecrübeli ismi Furkan Emre Ünver’i tercih etti.

Oysa Furkan Emre Ünver aylardır oynamıyor, maç eksiği olan, kesiciliği iyi, ancak yan ve geri pası bol olan ve çok sık sakatlanan bir oyuncu.

Sanırım bu özelliklerini biliyordur Adem Çağlayan.

Ki…

90 dakikayı yine tamamlayamadı.

Her ne olursa olsun; Adem Çağlayan’ ı şu ortamda eleştirmek doğru değil.

Bu stres ve 42 bin taraftar önünde maçı 3-1 kazanıyorsan fazla da incelememek, araştırmamak gerek.

Bu maç olmadı.

Görünen o ki; 1 Ekim 1986 Bursa doğumlu Enes Çelik 17 Ocak 1956 tarihinde Artvin’ de doğan Faruk Çelik’ in oğlu olarak önce babasının şehrinde kutlayacak ve hepimize kutlatacak şampiyonluğu.

Ve…

Önce büyük diyecek, sonra da kendi evinde Bursa’da yaşayacak, yaşatacak coşkuyu.

Bursaspor İnşallah Artvin’den 2. Lig biletini alıp, gülerek dönecek Bursa’ya.

NOT: Ve dostlar… İnşallah 7 Nisan Pazartesi günü saat 16.00’da BURSA’DA BUGÜN de Çetin Sabırlı kardeşimle Bursaspor’u değerlendireceğiz. Bilginize.

Fotoğraf: Emre Kurtbay olay.com.tr