Belediye başkanları ne yapmalı?
Artık geçmiş dönemleri unutmalı ve hızla önüne, geleceğe bakmalı.
Hele ki Bursa ve ilçelerinin kaybedeceği bir dakikası yok.
Doğanın yok edilmesi, toprakların bir bir elden gitmesi, deprem kuşağında olmamız, trafik, hava kirliliği, ekonomi, spordaki başarısızlık, kentsel dönüşümdeki durgunluk, kaçak yapılaşma.
Daha neyi sayacağız.
Bursa’nın ve Bursalıların kaybedecek bir dakikası yok.
Boşa harcanacak hiçbir anı yok.
Çok konuşup az iş yapmak değil hiç birimizin işi.
Yapmamız gereken tek.
Çalışmak.
Burada öncü olması gereken Mustafa Bozbey ve ekibidir.
7-8 yaşındaki çocuklarda konuşur, mazeret üretir ve keyfine bakar.
Hani sık yazdığım bir söz var ya…
Her başarılı insanın planı- projesi; her başarısız insanın mazereti vardır.
Belediye başkanı başarılı olmak zorunda, mazeret üretmek değil.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bursa’nın İl Bankası’ndan 12’nci sıradan pay almasını eleştirdi ve net konuştu… “Niye 12’nci sıradan pay alıyoruz? Devletin yaptığı yatırımlara bakıldığında Bursa 17-18. sırada bulunuyor. Bu konuda tek yumruk olmak zorundayız. Bursa’nın sorunları hepimizin sorunlarıdır”
Nerede konuştu?
Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Temmuz ayı birinci oturumunda.
Devam etti açıklamasına…
“Yaptığımız çalışmaları kamuoyuyla paylaşmaya devam edeceğiz. Programlarımızı yapıyoruz. Önümüzdeki süreçte bu çalışmaları daha fazla göreceksiniz. Terminal, misafirlerin huzurla ve güvenle zaman geçirebilecekleri bir mekandır. 2019 yılında Büyükşehir Belediyesi ile bir protokol yapılmış. O süreçte hizmetler verilmiş. Fakat zamanla orada farklı görüntüler oluşmuş. Bizden önceki dönemde de bu görüşmeler yapılmış. Kaldırmak gibi bir düşüncemiz yok. Başka bir alanda hizmet vermesini sağlayacak değişikliğin yapılmasını istedik. Ancak birileri ‘kaldırılıyor’ yaygarası kopardı. Neden böyle bir girişimde bulunduklarını çok iyi biliyoruz. Bu konudaki bazı durumlar mahkemeye de intikal etti. Bu oyunlara gelmeyiz. Kamunun her kuruşunu korumak bizim görevimizdir. Bunun için çabalıyoruz. Müftümüzün yaptığı ziyarette de konuştuk. Onlar da değerlendirmelerini yaptılar. Bu aslında sorun bile değil. Hepimizin söyleyeceği bir şeyler olmalı. Çünkü Bursa’da yaşıyoruz. Bursa’nın havasını soluyor, suyunu içiyoruz. Hepimiz taşın altına elimizi koyacağız. Çünkü 106 kişi, Bursalıları temsilen bu meclis’te bulunuyor. Bursalılar bize sorumluluk verdi. Hiç kimse bu sorumluluktan kaçamaz.”
Ne güzel demiş…
“Programlarımızı yapıyoruz.”
Ne demiştik sözümüzde?
Her başarılı insanın planı- projesi; her başarısız insanın mazereti vardır.
Böyle olmalı.
En önemlisi de; “en iyi ben bilir, ben ne yaparsam doğru odur” dememeli.
Ve bundan sonra kesinlikle geriye dönmeden, “kim ne demiş, kim ne yapmışa” bakmadan her işin ehli ile el ele verip ona göre planlı, projeli ve programlı çalışılmalı.
Çünkü burası Bursa ve Bursalılar kimin ne yaptığını iyi bilir.