Gelişen teknoloji ile insanların bilgilenme kanalları çeşitlenmiştir. Bunu bilen gelişmiş batılı devletler, zihinleri çok farklı tartışmalı bilgilerle işgale dönük çabalara yoğunlaşmaktadır.
Gerçekler ters yüz edilerek insanların zihinleri iğdiş edilmek istenmektedir. Sosyal medya ile genç kitle bir anda harekete geçirilmekte ve istenmeyen ülkelerde sosyal çalkantılar, kaoslar oluşturulmaktadır.
Halk tarafından sevilen insanlar, algı operasyonları ile itibarları ortadan kaldırılmaktadır. Adeta sosyal medya ile ortam terörize edilmektedir. Kontrol edilmesi güçleşen bu yeni fenomen ile istenilen sosyal ve siyasal sonuçlar elde edilmeye çalışılmaktadır.
Sosyal medyanın taarruzlarına karşı savunmasız kalan kitleler istenildiği tarzda yönlendirilmektedir.
Yoğun bilgi bombardımanına maruz kalan kitleler pimi çekilmiş bombaya dönüşmekte ve sonu tahmin edilmeyen toplumsal kırılmalara yol açmaktadır.
Komşu olduğumuz ülkelerde yaşanan hem sosyo ekonomik hem de sosyo politik hareketler, bu ülkelerde çözümü zor sonuçlar doğurmuş durumdadır.
Emperyalist ülkelerin tam da istediği budur. Bu sömürgeci güçler, hangi ülkeyi bölmek istiyorsa, kendi emeline hizmet edecek taşeron örgütleri oluşturmaktadır ve bu örgütlerin de isim babalığını yapmaktadır.
Her türlü kirli hesaplarını bu örgütler eliyle gerçekleştirmektedir.
Sosyal medya aracılığı ile bu örgütleri temize çıkartmaktadır. Yükselen tepkileri pasifize etmek için de kimi zaman bu örgütleri terörist örgütler kapsamına almaktadır.
Kısacası demokrasinin kıstaslarını genişleten ve daraltan emperyalist ülkelerin, uzakta komanda ettiği sosyal medyanın zihinleri işgal eden ortamından kurtulmak için, bizim komanda edeceğimiz bağımsız, güçlü, eğilip bükülmeyen çok yönlü bir medyaya sahip olmamızla mümkündür.