Osmanlı İmparatorluğu’nun parçalanması ile birlikte ülkenin gelişmiş çoğu merkezi bir anda sınır ötesinde kalmıştı. Cumhuriyetin kuruluşundan sonra başlayan anavatan göçü bir asır boyunca aralıklarla sürdü. Bunlardan en trajik olanı ise 1989 yılında Bulgaristan Türkeri’nin göçü oldu.
Dönemin devlet başkanı Todor Jivkov’un sınır kapılarını açması ile birlikte binlerce Türk’ün gündemine yeniden “Türkiyecilik” kavramı geldi. Birkaç gün içerisinde birer birer boşalan evler yüzünden aniden sokaklardan insan sesi eksilmişti. Hafta sonu olduğunda sokak artık karanlığa gömülmüştü ancak tepebaşındaki evin ışıkları hala yanıyordu.
Nihayet Aytos’un tepesindeki ev de boşaldı. Bulgaristan yönetimi askerlik çağında olduğu için Aytoslu genç ve abisinin ailesi ile Türkiye’ye gitmesine izin vermedi. İki yıl içinde depoya kaldırılacak bayrağı öpüp yeminini etti ve Bulgaristan Halk Cumhuriyeti’nde askerliğini yapıp özgürlüğüne kavuştu.
Yıllar önce Bulgaristan’da esir olan bir ressamın hikâyesini Prof. Dr. Elvan Topallı’dan öğrenmiştim. O ressam ülkesine döndüğünde Bursa’ya yerleşiyordu. Tarih tekerrürden ibaret, bu hikâyenin kahramanı olan Aytoslu’da bir ressam ve o da özgür kaldığında gelip Bursa’ya yerleşiyor.
Geçtiğimiz perşembe birçok dostumuzla buluştuğumuz sergi açılışında Aytoslu ressamla karşılaştık. Karikatür sanatında çok sayıda ulusal ve uluslararası ödüle layık görülen o sanatçı aslında artık Bursalı.
Ülkemizin böylesine değerli bir sanatçısıyla sergiyi gezmek oldukça kıymetliydi. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Güney Özkılınç önderliğinde kurduğu Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi’nin bir yıl içinde meyvelerini vermesi hepimizi mutlu etti. Bursalı karikatür sanatçısı Cemal Nadir Güler’in ölümünün 78. Yılı için hazırlanan sergide geniş bir arşivle karşılaştık. Serginin grafiklerinden sloganına kadar oldukça sıcaktı. Deniz Dalkılınç’ın danışmanlığında Nejat Biçen’in tasarımlarıyla hazırlanan sergi “Cemal Nadir Evine Dönüyor” sloganıyla beğeni topladı.
Sergiyi dolaşırken genç yaşta hayatını kaybeden Cemal Nadir’in oldukça verimli olduğu yıllarda bu Dünya’dan göçmesinin ne kadar hüzünlü olduğunu fark ettik. Cemal Nadir’in tıpkı Aytoslu gibi aslında Bulgaristan göçmeni bir Bursalı olduğunu da bu gecede öğrendim.
Velhasıl anlaşılan Bulgaristan’dan Bursa’ya bir asırdır sanatçılar gelmiş geçmiş. Böylesine başarılı bir çalışma için Güney Özkılınç başta olmak üzere Dilek Yıldız Karakaş’a meslektaşım Serap Tuba Yurteser’e, koleksiyonlarından yararlanılan Sunay Akın, Meliha-Sabahattin Köksal, Ömer Durmaz ve Zerrin Tunuman, Mehmet Tunuman ve Emincan Alemderoğlu’na teşekkür ediyoruz.
Bursa’nın yaşayan değeri olan karikatür sanatçısını yazının sonuna kadar söyleyemedim. İşte o karikatüristin adı, Halit Kurtulmuş Aytoslu’dur. Hala çizmeye devam ediyor…