Bursa Uludağ Üniversitesi’nde (BUÜ) yürütülen kalite faaliyetleri düzenlenen büyük bir tören ile ödüllendirildi.

Yedi alanda dağıtıldı ödüller.

Açılış töreninde konuştu Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz…

“Gelinen noktayı yeterli bulmuyoruz. Çok daha iyisi için çalışmalarımızı ara vermeden sürdüreceğiz. Hedefimiz 50. yılımızda 5 yıllık tam akreditasyona sahip olabilmektir. Yürütülen çalışmalara genel olarak baktığımızda da bu başarıya ulaşacağımıza inanıyoruz. Diğer yandan program akreditasyonları anlamında da iyileştirmelerimiz sürüyor. Akredite sayımız yirmileri bulmasına karşın yeterli görmüyoruz. Ulusal ve uluslararası akreditasyon çalışmaları yapan tüm bölüm ve programlara destek vereceğiz. Kalite konusunda son yıllarda birçok adım attık. Araştırma üniversiteleri liginde kalite kültürü faaliyetlerimiz ile de ön plana çıkmayı arzuluyoruz. Biz başarılara açız.”

BUÜ’de ağaçlandırma çalışmaları devam ediyor.

Bu yıl 50. kuruluş yıldönümünü kutluyor Bursa Uludağ Üniversitesi.

BUÜ Atık Yönetim Merkezi öncülüğünde düzenlenen programda Eğitim Fakültesi önünde 50 adet fidan dikimi yapıldı. Etkinliğe Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Salih Çepni, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı.

Burada da bir konuşma yaptı Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz…

“Hepinizin bildiği gibi 30 Haziran’da büyük bir yangınla baş başa kaldık. Bu olayda 850 dekarlık yeşil alanı kaybettik. İnşallah bir daha böylesine büyük bir faciayla karşılaşmayız. 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Gününde startı verdik. Ağaç ve fidan dikmeye başladık. Bundan 50 yıl sonra benzer bir yangın yaşamamak adına büyük bir arberetum kurulması da dahil olmak üzere kampüsümüzü yeşillendirmeye devam ediyoruz. Ağaçlandırma ve yeşil alan sayısının artırılmasına özeL önem veriyoruz. Doğayla iç içe bir kampüse sahibiz. Bursa merkezdeki en büyük yeşil alanlardan birisi üniversitemiz içerisinde yer alıyor. Bu güzel mirası korumak, gelecek nesillere aktarmak ve daha da genişletebilmek adına çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Öğrencilerimizin bu etkinliklere yoğun ilgisinin olması bizi ayrıca mutlu ediyor.”

Hedefi olmalı bir insanın.

Ki…

Ve o hedefe ulaşabilmek için gecesini- gündüzüne katsın.

Bu açıdan kutlarım.

Yalnız profesör olma koşullarını neden zorlaştırdınız?

Sizden önceki rektörler yanlış mı yaptı ya da eksikleri mi vardı?

Bu konuda doçent kardeşlerimizin şikayetleri yoğun.

Şunu söyleyebilirsiniz…

“Nasıl olsa rektörlük seçimlerine artık onlar katılamıyor, oylarına da gereksinimim yok; çok çalışsınlar sınavdan başarıyla ayrılsınlar.”

Bu geçti mi aklınızdan?

Rektör Bey: başka hastanelerden doktor gelmek istiyor da, sizin bu tutumunuz yüzünden gelemiyor.

Bir daha gözden geçirin o kararınızı.

Bu arada…

Olumlu işler yapmak için emek veriyorlar da bir de Bursalılarla sık bir araya gelse üniversite yetkilileri.

Yıllardır içine kapanık vaziyette çalışmalarını sürdürüyor.

Kendi çalıyor, kendi dinliyor.

Aslında ömrü yetseydi, öz abim gibi sevdiğim çok kısa da olsa yaptığı rektörlükte güzel işlere imza atmaya çalışan Prof. Dr. Mete Cengiz müthiş işlere imza atacaktı.

Olmadı.

Ondan sonra gelen rektörler de bir türlü üniversite içinden, dışa çıkamadılar.

Üniversite de hastane ’den başka neresini bilir yurttaş?

Geçin bir vatandaşın önüne “Uludağ Üniversitesi’nde kaç öğrenci var, şu anda eğitim veren kaç fakülte var” diye sorun bilmez.

Hatta hastane de dahi kaç bölüm var; orasını da bilmez.

Kapalı kutu.

Nasıl SSCB dağılmadan önce öyleydi, yıllardır da B.U.Ü öyle.

Çıkın dostlar, yurttaşlarla birlikte olun ve tanıtın üniversitemizi, anlatın.

Bursa Uludağ Üniversitesi hepimizin.

Yurttaşla birlikte olun.

İnanın…

Bu hepimize iyi gelecek.